Ülkede bir tiyatro dönüyor ama bilet parası yine bizden kesiliyor. Sahnede kimler yok ki? Ekonomiyi şaha kaldıracağını söyleyip halkı enflasyonun altında ezenler, seçim yaklaşınca halkı hatırlayıp sonra yine unutanlar, bir de bunların alkışçısı olan medya…
Bir bakıyorsunuz, "Enflasyon düşecek!" diyorlar, sonra markete giriyorsunuz ve peynirin bile lüks tüketim olduğunu anlıyorsunuz. Döviz mi? Ona hiç girmeyelim, çünkü gece uyuyup sabah kalkınca paranız yine pul olmuş.
Bu sırada mecliste neler oluyor? Laf cambazlığı! Bir taraf diğerini "hain" ilan ediyor, öbürü ona "beceriksiz" diyor. Halkın gerçek sorunlarına dair bir çözüm var mı? Yok. Ama boş tartışmalarla günlerimizi çalmakta üstlerine yok.
Sosyal medyada ise tam bir festival havası! Sahte gündemler, yapay tartışmalar, "trend topic" olan ama halkın cebine beş kuruş katkısı olmayan meseleler… Gerçek sorunları konuşan var mı? Olsa da sesi duyulmuyor, çünkü gündemi belirleyenler hep aynı figüranlar.
Sonuç? Yine biz ödeyeceğiz bu tiyatronun faturasını. Yine halkın sırtına binecek bu şovun maliyeti. Ama unutmayın, perde kapanınca alkışlayan da biziz, hesap soracak olan da!
